top of page

Ressam Deniz Uçkun ile Söyleşi

Resimlerim daima realist bir çizgide kalır. Konular, temalar, renkler genel hatlarıyla ilhamla birlikte gelse de üretim aşamasında yeni şeyler ekleniyor veya eksilebiliyor.



İstanbul doğumlu olan sanatçı Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi İçmimarlık Ana Sanat Dalı’ndan mezun oldu. Resimlerinde çağdaş kadının hayatına dair realist bir çizgi izlerken, bunun yanı sıra mikro boyutta gerçek olan canlıların soyut algılandığı sürrealistik tarzda çalışmalar yapmakta.


Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?


Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi 1996 yılı mezunuyum. Diplomamı İçmimarlık Anasanat Dalında aldım. Dolayısıyla diplomalı bir ressam değilim. Alaylı olduğumu da söyleyemem. Herhangi bir toplulukla çalışmış veya eğitim almış değilim. Kendi tekniğimde ve tarzımda yol alıyorum. İstanbul doğumluyum. Halen İstanbul Ataşehir'deki atölyemde çalışmalarıma devam ediyorum.


Resme olan ilginiz ne zaman ve nasıl başladı?


Size bu konuyla ilgili bir başlangıç noktası vermem oldukça zor. İçimden gelen bir dürtüyle resim yaptığımı söyleyebilirim. Üç veya dört yaşlarındayken, ablalarımın okul defterlerine, babamın pasaportuna veya odaların duvarlarına bir şeyler karaladığımı hatırlıyorum. İtiraf etmeliyim ki halâ çocukluğumdan edindiğim bir alışkanlıkla hayali bir kalemle boşlukta resimler yaptığım oluyor.


Resimlerinizde neleri anlatıyorsunuz ve nelerden ilham alıyorsunuz?


Uzun yıllar resim yapınca tarzınız kendiliğinden beliriyor. Bu yüzden etkilendiğim akım şudur diyemem. Realist çizgideki pastoral ve figüratif karışımı eserlere daha uzun baktığımı itiraf etmeliyim.


Son zamanlarda hayranlıkla takip ettiğim birkaç çağdaş Amerikalı western sanatçının akıl almaz kompozisyonları, renkleri, ışık ve gölgeyi kullanış biçimleri beni oldukça etkiliyor.

Kendinizi hangi sanat akımına daha yakın hissediyorsunuz?


Resimlerim daima realist bir çizgide kalır. Konular, temalar, renkler genel hatlarıyla ilhamla birlikte gelse de üretim aşamasında yeni şeyler ekleniyor veya eksilebiliyor. Genel olarak eskize ihtiyaç duymuyorum. Işık ve gölge çözümlemelerimde küçük maketler yaparım bazen. Çok faydalı olduğunu söyleyebilirim. Işık, gölge ve boyut daima ilgimi çeken kavramlar olmuştur.



Pandemi süreci size ve işlerinize nasıl yansıdı?


Pandemi sürecindeki tecrit, birçok sanatçı gibi benim de daha fazla üretim yapmamı sağlayan bir etken. Bu süreçte online sergiler ve müzayedeler yoluyla eserlerimin daha fazla sayıda sanatsever ve koleksiyonerle buluşması benim için şaşırtıcı bir deneyim.


Pandemi olmasaydı belki daha da iyi olabilirdi. Bu nedenle iyi veya kötü oldu diyemem. Oldukça sıkıntılı ve üzücü günler hatta yıllar geçirdiğimiz bu dönemin elbette hiç yaşanmamış olmasını dilerdim.



39 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page